Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a 30 Kasım’da güven mektubu sunarak Hindistan’ın Ankara Büyükelçiliği görevine başlayan Paul, Anadolu Ajansına (AA) değerlendirmelerde bulundu.
Dışişleri Bakanlığına 1991’de girdiğini belirten Paul, Ankara’ya gelmeden önce Nairobi’de Hindistan’ın Kenya Yüksek Komiserlik görevini yürüttüğünü, ondan hemen önce de genel merkezde olduğunu söyledi.
Paul, kariyeri boyunca Kazakistan ve Rusya’da görevlendirildiğini, Roma, Londra, Washington ve Cenevre’de görev yaptığını dile getirdi.
Yaklaşık 3 ay önce Ankara’ya geldiğini ifade eden Paul, burada, bulunmaktan çok mutlu olduğunu belirtti.
Büyükelçi Paul, “Hindistan’ın Türkiye Büyükelçisi olarak atanmam bana ilk bildirildiğinde hissettiğim duygu heyecandan başka bir şey değildi. Çünkü Hindistan ile Türkiye arasındaki tarihi bağ hakkında çok şey okudum. Bu yalnızca ilginç değil, aynı zamanda heyecan verici.” dedi.
Yaklaşık 15 yıl önce Ankara’ya iki üç günlük kısa bir ziyaret gerçekleştirdiğini kaydeden Paul, bugün halen o ziyaretin “harika anılarını” taşıdığını vurguladı.
“İkili ilişkilerimizin geleceği konusunda çok pozitifim”
Son dönemde Türkiye-Hindistan ikili ilişkilerindeki gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunan Paul, “İkili ilişkilerimizin geleceği konusunda çok pozitifim ve çok iyimserim. Müthiş bir potansiyel olduğuna inanıyorum. Ortak çabalar ve daha iyi anlayış yoluyla, bu ortaklığı daha da güçlendirmek için çok ama çok daha iyisini yapabiliriz. Bu yeni bir ilişki değil, asırlıktır. Bu, iki ülke arasında bir medeniyet bağıdır.” diye konuştu.
Paul, Ankara’da insandan insana olan kültürel yakınlığın ve karşılıklı iyi niyetin çok fazla olmasının çarpıcı olduğunu fark ettiğini belirterek, bunun kendisine “geleceğin parlak olduğuna dair” güven verdiğini söyledi.
Büyükelçi Paul, şunları söyledi:
“Çağdaş zamanlarda, iki ülkenin uluslararası sıralamadaki konumuna bakarsanız, birlikte yapabilecekleri çok şey olduğunu düşünüyorum. Hindistan, Hint Pasifik’te çok benzersiz bir konuma sahiptir. Dediğim gibi büyük bir ülke, büyük ekonomiler, hızla büyüyen bir ekonomi. Hindistan’ın sahip olduğu çeşitlendirilmiş stratejik erişim, bence Türkiye ile daha yakın ve daha güçlü bağlara sahip olma olasılıklarını artırıyor.”
Türkiye’nin coğrafi konumu, Avrasya kimliği ve Yeniden Asya girişiminin “hayatın gerçekleri” olduğunu kaydeden Paul, “Bu gerçekler, iki ülkenin birlikte daha yakın çalışması için yeni olanaklar sunuyor. Daha derin bir karşılıklı anlayış, karşılıklı saygı ve bu ilişkiyi geliştirmek için ortak çabaya sahipsek, gelecekte hayatın her alanında çok daha güçlü bir ilişkimiz olacağından şüphem yok.” diye konuştu.
– “Ticaretimiz şimdiden 10 milyar doları geçti”
İki ülkenin ticari ilişkilerine de değinen Paul, “Kovid ile ilgili kısıtlamalara rağmen ikili ticaretimizin giderek artmasından çok mutluyuz. İkili ticaretimizde büyüme kaydettik. Ticaretimiz şimdiden 10 milyar doları geçti. Mutluyuz ama tam olarak memnun değiliz çünkü daha iyisini yapabiliriz.” dedi.
Paul, iki ülkenin “muazzam bir potansiyele” sahip olduğunu ve iş çevrelerinin de ticari fırsatların farkında olduklarına dikkati çekerek, ikili ticaretin daha yüksek seviyelere ulaşacağından emin olduklarının altını çizdi.
Ankara’ya geldiğinden bu yana üç aydır Türk hükümetinin üst düzey temsilcileri ve iş dünyası liderleriyle görüşmeler yaptığını vurgulayan Paul, “Bu görüşmelerin bana gelecek yıllarda 20 milyar dolarlık bir ticari hedefe ulaşmak için gerçekçi bir şekilde birlikte çalışabileceğimize dair güven verdiğini düşünüyorum.” ifadesini kullandı.
“”Daha fazlasını yapmayı düşündüğümüz alanlar var”
İş insanları için iki ülke arasında ne gibi ticari fırsatların olduğunun sorulması üzerine Paul, iki ülke için çok çeşitli ve çok zengin fırsatlar olduğunu belirterek, “Geçmişte birlikte çalıştığımız alanlar var, daha fazlasını yapmayı düşündüğümüz alanlar var.” değerlendirmesini yaptı.
Paul, iki ülkenin de altyapı, inşaat teknolojileri, bilişim teknolojileri, tekstil ve otomotiv gibi güçlü yatırım alanları olduğuna dikkati çekerek, bu alanların birlikte çalışmak için muazzam fırsatlar sunabileceğine işaret etti.
İş çevrelerinin birbirleriyle daha fazla etkileşime girmesi durumunda iki tarafın da karşılıklı yatırım için yeni fırsatlar bulabileceğini kaydeden Paul, Hindistan’ın Ankara Büyükelçisi olarak her iki ülke iş dünyasının bu yöndeki çabalarını desteklemekten mutluluk duyacağını ifade etti.
Paul, turizm konusuna da değinerek, “Türkiye bilindiği üzere Hintler için çok önemli ve popüler bir turizm merkezi olmuştur. Bu yeni bir şey değil, her zaman böyle olmuştur. Çünkü çok çekici bir ülkedir, derin bir kültürel mirasa ve tarihe sahip bir ülkedir. Bunun fazlasıyla farkındayız.” dedi.
“Türkiye’ye gelen Hint turist sayısı gerçekten de çok etkileyici şekilde artıyor”
İki ülkenin işbirliğinde turizmin payının önemli olmasının kendisine güven verdiğini kaydeden Paul, “Türkiye’ye gelen Hint turist sayısı gerçekten de çok etkileyici şekilde artıyor.” ifadesini kullandı.
Paul, Türklerin de Hindistan’ın sanat ve mimarisine, dağlarına, kumsallarına ve yemeklerine ilgi gösterdiğine işaret ederek, iki ülke arasında karşılıklı turizm potansiyelinin mevcut olduğunu söyledi.
Büyükelçi Paul, iki ülke arasındaki ilişkilerin iyi olması ve karşılıklı iyi niyet ile saygının olması durumunda, gelecekte turizmin “kendiliğinden akacağını” ifade etti.
Hindistan’ın geleceğine ilişkin değerlendirmede bulunan Paul, geleceği parlak olan Hindistan’ın, büyük bir nüfusa ve hızla büyüyen büyük bir ekonomiye sahip olduğunu vurguladı.
Büyükelçi, Hindistan’ın 1,4 milyardan fazla insanın ihtiyaçlarına hizmet ettiğini ve bu ihtiyaçları karşıladığını belirterek, bunun “dünyanın geri kalanıyla paylaşmaktan mutluluk” duyacakları bir deneyim olduğunu dile getirdi.
“Hindistan’ın G20 başkanlığının teması çok açık: Tek Dünya, Tek Aile ve Tek Gelecek”
G20 dönem başkanlığını devralan Hindistan’ın küresel vizyonuna ilişkin soruya da Paul, “Hindistan’ın G20 başkanlığının teması çok açık. Tek Dünya, Tek Aile ve Tek Gelecek’tir. Her şey, küresel ilerleme için evrensel birliği teşvik etmenin önemiyle ilgili.” dedi.
Büyükelçi, dünyanın çok sayıda çok önemli ve ciddi küresel zorluklarla dolu olduğunu belirterek, son zamanlarda yaşanan terörizm, iklim değişikliği veya salgın olaylarına dikkati çekti.
Paul, şunları kaydetti:
“Enerji güvenliği, gıda güvenliği, küresel tıbbi ürün tedariki sorunu. Bunlar birlikte çalışabileceğimize inandığımız alanlar. Güçlü, kolektif liderliğe ve G20 ülkelerine ihtiyacımız var ve G20 mekanizmasının sahada sonuç elde etmek için çok iyi konumlandırıldığına inanıyorum. Hindistan’ın başkanlığında, ‘küresel güneyin’ sesinin de önemli olacağına inanıyoruz. İlerlerken onların isteklerini ve endişelerini dikkate almak çok önemli.”
Muhabir: Muhammet Tarhan