Siyaset, artık iyiden iyiye bozulmaya, abuk subuk bir hal almaya başladı. Zaten son yıllarda siyaset terbiyesi de kalmadı. Hatta siyasetçilerin siyasi ideolojileri bile kalmadı. Kısacası siyasetin iyice cılkı çıktı ya. Zaten siyasetçiler de zıvanadan çıktı. Bunun son örneğini Abdüllatif Şener ‘ de gördük. Hem gördük, hem de siyasetçi olarak bu durumdan utanç duyduk. Çünkü gerçek bir siyasetçi böyle olmaz.
Eskiden her siyasetçinin bir ideolojisi ve mensubu olduğu ve oy verdiği, gönül verdiği bir partisi vardı. Şimdi artık şekil ve düşünceler değişti. İnsanların siyasi kültürleri ve siyasi düşünceleri farklı şekilde seyretmeye başladı.
Bir bakıyoruz bir siyasi partinin milletvekili, siyaset yaptığı partisine oy vermiyor. Rakip siyasi partiye oy veriyor. Yıllarca aynı siyasi parti çatısı altında siyaset yapan, hatta aynı siyasi partinin milletvekili olan bir siyasetçi farklı bir partiye oy verdiğini ifade ediyor. Tıpkı Abdüllatif Şener’in yaptığı gibi.
Son yıllarda insanlar parti tutmayı futbol takımı tutmakla bir tutuyorlar. Zaten en büyük yanlış da burada. Futbol takımı tutulur. Ama parti tutulmaz; Partiye gönül verilir, partiye hizmet verilir, partiye destek verilir. Veee partiye oy verilir.
Parti için gece gündüz hiç durmadan emek verilir. Parti için yaz kış demeden sahalarda destek verilir. Parti için ölürcesine gönül verilir. Şimdi bakıyoruz da siyasetçiler siyaset yaptığı partiye oy vermeyip, rakip bir partiye oy veriyor. Ya da siyaset yaptığı partinin liderine oy vermeyip, rakip partinin liderine oy veriiyor. Bu iş de bir gariplik ve saçmalık var ama, anlamış değiliz.
Siyaset denilince ,siyaset kültürü denilince, siyasi ahlak denilince aklıma Kocaeli Milletvekili sn; Radiye Sezer Katırcıoğlu geliyor. Türk siyasetine adını altın harflerle yazdıran, hem Türkiye’nin, hem de Kocaeli’nin gururu olan sn; Radiye Sezer Katırcıoğlu, yıllardan beri siyasetin içinde bulunmasına rağmen hiç bir zaman ne üslubunu bozmuş, ne çizgisini bozmuştur. Sn; Radiye Sezer Katırcıoğlu basiretli bir siyasetçi olarak ülkemize hizmet etmeye devam etmektedir.
Siyaset, kültür gerektirir. Siyaset, üslubuna dikkat etmeyi gerektirir. Siyaset, siyasi ahlak gerektirir. Siyaset, basiretli bir siyasetçi olmayı gerektirir. Saydığımız bu sıfatların hepsi Kocaeli Milletvekili sn; Radiye Sezer Katırcıoğlu’n da mevcuttur. Radiye Sezer Katırcıoğlu’nun başarılı olma sebebi de budur.
Bunun en son örneğini Abdüllatif Şener ‘de gördük. CHP eski Milletvekili Abdüllatif Şener katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamalarda siyaset adına utanç verici bir söylemlerde bulundu. Hatta hem siyaset yaptığı partisi tarafından, hem de muhalefet partileri tarafından büyük tepkiye neden oldu. Hatta ve hatta resmen topa tutuldu. Bana kalırsa rezil kepaze oldu.
Abdüllatif Şener’in katıldığı bir televizyon programda zaten istifa ettiğini ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 1. turunda Sinan Oğan’a, ikinci turunda ise geçersiz oy kullandığını söylemesi, programa katılan diğer konuşmacılara şok etkisi yarattı.
Abdüllatif Şener’in ağzından çıkanı kulağı duyuyor mu bilmiyoruz. Ama bir siyasetçiye hiç yakışmayan sözler ve davranışlar bunlar. Ama maalesef Abdüllatif Şener bunun farkında mı acaba? Ama hiç de sanmıyorum. Bu söylemler ve yapılan bu hareketler siyasi iradeye ve siyasi ahlaka yakışmayan söylemler ve basiretli siyasetçiye yakışmayan tutum ve davranışlardır. Böyle bir siyasi anlayış olmaz.
Bizler de uzun yıllar siyasetin içinde bulunduk. Hasbelkader siyaset yapmaya çalıştık. Ama her zaman nezaket çerçevesinde, siyasi iradeye ve siyasetçilere , özellikle de parti liderine saygılı davranış sergiledik. Ayrıca hiç bir zaman belden aşağı siyaset yapmadık. Şimdi bakıyoruz da siyasetçiler bambaşka bir siyasi anlayışla siyaset yapıyor. Aslında siyasetçiler siyaset yaptığını sanıyor. Çünkü siyaset böyle yapılmaz. Siyaset, bu mantıkla ve bu düşüncelerle yapılmaz.
Bizler siyaset yaparken, köy köy,mahalle mahalle, cadde cadde ve sokak sokak, hatta çadır çadır geziyor ve insanların dertlerini dinliyorduk. Muhalefet partilerin siyasetçilerine saygı ve sevgi ile yaklaşıyor ve onlarla muhabbet içinde oluyorduk.
Şimdi konuyu biraz daha açalım
Seçim sonrası, yani seçim yenilgisi sonrası siyasi partilerde sular bir türlü durulmuyor. Özellikle CHP ve İYİ PARTİ’de. İstifaların ardı arkası kesilmiyor. Hemen hemen her gün birileri İstifa ediyor. Hatta ve hatta teşkilat olarak İstifa eden siyasetçiler de var. Yani kısacası hem CHP, hem de İYİ Parti dağılmaya ve erimeye başladı.
Hem genel seçimlerde, hem de Cumhurbaşkanlığı seçiminde başarısız olan Millet İttifakı hatayı kendinde aramak yerine, suçu birbirine atıyorlar. Ayrıca parti temsilcileri birbirine suç atarak, ağır hakaretlerde bulunuyorlar. Özellikle hem CHP, hem de İYİ Parti siyasetçileri başarısızlığın sebebini genel başkanlarında buluyor, genel başkanlarını suçluyor ve bir an önce de genel başkanlarının değişmesini istiyorlar.
Hatta genel başkanlarına baş kaldıran ve ağır eleştirilerde bulunan, hatta genel başkan olmak isteyenler siyasetçiler bile var. Yani genel başkanlık koltuğuna göz diken milletvekili ve belediye başkanları var. Genel Başkan olmak için resmen birbirlerini yiyorlar. Yesinler bakalım. ..
Siyasette çatlak sesler çıkmamalı ve liderlerin önderliğinde kararlar alınmalıdır. Ortak akıl nezdinde kararlar alınmalı ve bu kararlara özenle uyulmalıdır.
Saygılarımla!
Ayhan Yalçın
Köşe Yazarı , 2019 seçimlerinde Kandıra Belediye Başkan Aday Adayı, Sivil Toplum Lideri, Siyasetçi ,İşletmeci, Satış Pazarlama uzmanı, Yaklaşık 50 farklı alanda eğitim ve sertifika sahibi,Eğitimci, Danışman, Genel Müdür, CEO