Muhterem Kardeşlerim…
Her yazımızda olduğu gibi, sizlere önemli konuları öncelikle sahih kaynaklardan, Tam İlmihal Saadeti Ebediyye, İmamı Rabbani Hazretlerinin Mektubat, Hakikat Kitab Evinin İhlas Yayınlarından faydalanarak sizleri bilgilendirelim istiyoruz.
Efendim;
Hicret esnasında, Medine şehrinin Kuba köyüne gelindiği 20 Eylül 622 günü, “Hicri Şemsi” tarih başlangıcı oldu. “Hicri Kameri” tarih de, o senenin Muharrem ayından başlar, yani Hicri Kameri Yılbaşı 1 Muharrem’dir. Hicri Kameri yılın başlangıcı da, 16 Temmuz 622 tarihindeydi.
Kâfirlere ibadette benzemek haram veya küfürdür. Ama âdetlerde benzemek caizdir. Uçağa, trene, arabaya binmek, pantolon giymek caizdir. Peygamber Efendimiz papaz ayakkabısı, Rum cübbesi giymiştir. Kâfirin dinine benzemek caiz olmaz, haç takmak, zünnar takmak gibi. Noeli kutlamak caiz değildir. Ama yılbaşı farklıdır. Noeli kutlayan kâfir olur. Yılbaşında birine yeni yılın kutlu olsun, yeni yılın Müslümanlara hayır ve bereket getirsin demek caizdir. Herkes için yeni bir yıldır. Noel ise hem herkes için değil, hem de Hıristiyanların bayram günüdür.
Yılbaşıyla Noel farklıdır. Noel, Hıristiyanların dini bayramıdır. Noel’i kutlamak kesinlikle caiz olmaz. Bir zaruret olursa, mesela, devletlerarası protokolde zaruret olduğu için, kutlamak caiz olur. Bir ihtiyaç olunca, yeni yılın insanlık için, Müslümanlar için hayırlı olmasını dilemek veya “Yeni yılın kutlu olsun” diyene “Seninki de kutlu olsun” demek caizdir, fakat bu geceye farklı muamele etmemeli, her gece ne yapılıyorsa onları yapmalı. Mesela bu gece, evi çamla süslememeli, hindi kesip yememeli. Tebrik kartı da, yeni yıl için caiz, Noel için ise zaruretsiz caiz değildir.
Miladi yılbaşında ibadet
“Miladi yılbaşı gecesi İsa aleyhisselamın doğduğu gece ise, bu geceyi Kur’an okuyarak, Namaz kılarak, Mevlid okuyarak, ilahi söyleyerek geçirmeli” deniyor. Bu gece, dinimizde, mübarek bir gece olarak bildirilmediğine göre, mübarek gece muamelesi yapmak, Mevlid okumak elbette, yanlış olur. Her gece Kur’an-ı Kerim okuyan bu gece de okuyabilir, ama bu geceye ayrı muamele etmemeli, her gece ne yapıyorsak, bu gece de onu yapmalı. İsa aleyhisselamın o gecede doğduğu da zaten belli değildir.
Kesin olsa bile, dinimizin mübarek olarak bildirmediği bir güne özel muamele etmek, Mevlid okutmak uygun olmaz.
Yılbaşı hindisi
Milâdî yılbaşında veya yılbaşı hazırlığı yapılan günlerde, Noel’i düşünmeden hindi, çam ve benzeri şeyleri alıp satmak mekruh olur. Yılbaşı geçtikten sonra alıp satmanın mahzuru olmaz.
Noel Baba’yı öven bir hoca, “Hazreti İsa’nın doğum tarihi kesin belli değilse de, Noel’de olsun, yılbaşında olsun, onun doğum gününü kutlamayı herkese tavsiye ederiz” diyor. Niye diğer Peygamberleri değil de özellikle İsa aleyhisselamı seçmiştir? Acaba Noel’i kutlamaya yeşil ışık mı yakıyor? Hıristiyanlığa özendirmeye mi çalışıyor, gibi sorular akıllara geliyor ki; art niyetinin ne olduğunu bilemeyiz. Hiçbir İslâm Âliminin yapmadığı bir şeyi yapmak bid’at olur. Hıristiyanlığa özendirme tehlikesi de vardır. Müslümanlar, dinimizin emretmediği böyle şeylerden uzak durmalıdır.
Hazreti İsa’nın doğumu belli değil midir?
İsa aleyhisselam, Peygamberlik vazifesini yapmaya başladığı zaman, Yahudilerden bazıları, onu beklenilen Mesih kabul ettiler. Ancak, Onun sözlerini, Yunan felsefesi ve putperest cemaatlerin fikirleri ışığında, tefsire tabi tuttular. Böylece, İsa aleyhisselamın hakiki dini, değiştirildi. İsa aleyhisselamın yolunu öğretmek yerine, Onun şahsını yüceltme teşebbüsleri, bu değişikliğin ilk işaretleri idi.
Dr. Morton Scott Enslin, Christian Beginnings kitabında diyor ki:
“İsa aleyhisselamın kim olduğunu araştırma, her şeyi Onun şahsiyeti ile ilgi kurarak açıklama gayretleri, kendisi için uydurulan ve kendisinin hiçbir zaman söylemediği şeyleri, kendisinin tebliğ ettiği, Allahü Teâlâ’nın kullarından istediği şeyleri ve tövbeye çağırdığı hususunu unutturdu. Böylece, ümmetine tebliğ ettiği ahkamın öğrenilmesi ve itaat edilmesi yerine, şahsiyetinin açıklanıp anlaşılması lazım olan bir kimse hâline geldi.”
Eski çağdaki putperestlerde, tanrıların ve kahramanların efsanevi hikâyelerine mitoloji denir. Hayali tanrıların ölmesi veya dirilmesi ile kendilerinin kurtulacağı zannolunurdu. Kurtarıcı tanrıya inanan kavimlerin ayinlerinin en mühimi, kişinin tanrı ile birleştiğine, bütünleştiğine inandıkları, sembolik et yeme ve içki içme ayinleridir. Her bir kurtarıcı tanrının, kış başlangıcında doğduğuna inanıldı. Kış başlangıcı ise, Julian takvimine göre 25 Aralık’tır. Hıristiyanlar da, İsa aleyhisselamı kurtarıcı bir tanrı yaparak, bu tarihte doğduğunu kabul ettiler ve bu geceyi Milat ve Noel olarak her sene kutlamaya başladılar.
New York Üniversitesinde tarih profesörü olan, Waelance Ferguson diyor ki:
“Hıristiyanların yortuları, putperest yortuları ile aynı tarihlere rastlar. Mesela, Noel tarihi, İran ve Roma’da güneş tanrısı Mithras’ın doğum tarihi idi. Ayrıca bu tarih çok eskiden beri putperest dünyasında önemli bir yortu günü idi.”
İsa aleyhisselam, gizli dünyaya gelip ve dünyada az kalıp, göğe çıkarıldığından ve kendisini ancak oniki havari bilip, İseviler az ve asırlarca gizli yaşadıklarından, Milat, yani Noel gecesi doğru anlaşılamamıştır.
Yılbaşında Hristiyanlara tebrik kartı yazmak Yılbaşı için caiz, Noel için caiz değildir. Noele saygı gösteren kâfir olur.
- Yılbaşında bazı aileler evlerinde TV izleyip, aile efradlarıyla oturup vakit geçiriyorlar, yiyip içiyorlar. Bunlardan haram işleyenlerin “mesela içki içen oynayıp zıplayan, piyango çeken, tombala oynayan falan” kâfir olma tehlikesi var mıdır? Bunları yapmadan normal aile görüşmelerini bu güne denk getirmenin bir mahzuru olur mu?- gibi sorular da akıllara gelebilir.
Efendim;
Kâfir olmak, niyete bağlıdır. Kâfirlerin Noelini kutlamak niyetiyle ise küfür olur. Yılbaşı eğlencesi şeklinde olursa küfür olmaz. Elbette içki, kumar ise zaten haramdır.
Yılbaşını, yeni bir yıl geldi diye sevinip hediyeleşirlerse küfür olmaz.
Bu geceye özel olarak pişirilen yiyecekleri o gece yemek mekruh olur. Birkaç gün sonra yemekte mahzur olmaz.
İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
“Kâfirlerin âdetlerini, kâfirlik alametlerini yapıyorlar. Bilhassa, çiçek hastalığı zamanında, bu bela, iyilerinde de, fenalarında da görülüyor. Bu şirkten kurtulabilen ve kâfirlik alametlerinden birini yapmayan kadın, çok azdır. Hinduların bayram günlerine, ateşe tapınanların Nevruz günlerine, Hıristiyanların Noel gecelerine ve diğer paskalyalarına hürmet etmek, onların âdetlerini, onlar gibi yapmak, şirk olur, küfre sebep olur. Kâfirlerin bayramlarında, Müslümanların cahilleri, kâfirlerin yaptıklarını yapıyor ve kâfirler gibi, birbirlerine hediye gönderiyorlar. Bunlar hep şirktir, kâfirliktir. Sure-i Yusuf’taki Ayet-i Kerimede mealen; ‘Biz, Allahü Teâlâ’nın varlığına, birliğine, her şeyi yaratan O olduğuna inandık, Müslüman olduk diyenlerin çoğu, başkalarına ibadet ve itaat ederek ve daha birçok hareketleri ve sözleri ile, müşrik oluyorlar’ buyuruldu.”
Büyük Kostantin putperest iken, Hıristiyanlığı kabul etmiş ve putperestlikten de birçok şeyi Hıristiyanlığa sokturmuştur. Noel gecesinin yılbaşı olmasını da kabul ettirmiş, böylece yeni bir Hıristiyanlık dini kurulmuştur.
Allahu Teâlâ cümlemizi Kendisine layık Kul, Habibine layık Ümmet eylesin. (Amin)