Dr. Müslüm Sunay yazdı…
Değerli hemşerilerim.
Şanlıurfa milletvekillerine, belediye başkanlarına, sivil toplum önderlerine mesaj çekerek veya bizzat arayarak konuyu iletmemize rağmen Urfa-İzmir, İzmir-Urfa uçak seferlerinden maalesef hala olumlu bir netice alamadık.
550 iken sayıları 600’e çıkarılan ve ücretleri 230 bine kadar artırılan millet vekilleri “millet için memleket için ne yaparlar?” bilemiyoruz. Ancak şunu biliyoruz ki, eski parlamenter sistemde bir milletvekilinin bir ağırlığı, bir yaptırım gücü vardı.
Şimdi “parmak kaldır, parmak indir”den başka bir iş yaptıklarını göremiyoruz.
Osmanlı ve Selçuklu döneminde bile ve 90 sene süren Cumhuriyet döneminde sadrazam yani başbakan çok önemli bir konuma sahipti ve milletvekili sayesinde bakanlara ve başbakana ulaşmak çok kolay oluyordu.
Bizzat şahit olduğum bir toplantıda vatandaşın dertlerini dinleyen bir millet vekili gecenin 2’sinde Sağlık Bakanını arayıp bir sorunu dile getirmişti. Çünkü o millet vekili, gücünü halktan, milletten alıyordu.
Tarih boyunca nice sadrazamlar kelle koltukta görev yaptılar ve yeri geldi kelle verdiler.
Bütün yetkilerin bir kişide toplandığı “Başkanlık Sistemi”nde ise siyasiler millet yerine, tek adama veya onun yakınlarına yaklaşarak, yanaşarak ancak iş yapmaları isteniyor.
Bu mümkün olabilir mi?
Veya ne kadar olabilir?
Anlaşıldığı gibi bu Başkanlık ve tek adam rejimi demokrasiye uygun değil.
600 milletvekilline de boşuna para verip kendimizi kandırmayalım.
Onlar aday olmak için, tek adama aracılarla şirin görünmenin yollarını arayarak bulmaya çalışacaklar. Aday olanlar, seçilenler tek adamın sayesinde olduğu için onlar da yüzlerini halk yerine, millet yerine tek adama döndürmek zorundalar.
Bizlerde umutla beklemeye devam edeceğiz.
Saygılarımla.