Son dönemde AK PARTİ bünyesinde büyük sıkıntılar yaşanıyor. Parti içinde yüksek sesler ve çatlak sesler çıkıyor. Hatta son günlerde AK PARTİ ‘den istifalar başladı. Sanırım ileride günlerde istifalar devam edecek gibi görünüyor. Bekleyip göreceğiz…
İstifa edenlerin, istifa nedenleri hemen hemen hep aynı; Parti içinde sıkıntılar olduğu yönünde. Bunun doğru, ya da yanlış olduğunu bilemiyoruz. Sanıyoruz parti içinde ki tartışmaların sebebi, milletvekillerinin farklı beklentileri olması yönünde.
Bununla beraber mevcut partisinden istifa eden siyasetçilerin, yeni geçtiği partiden yeniden milletvekili olmak ve kendisine garanti altına almak gibi düşünceleri var. Ayrıca istifa eden siyasetçiler, yeni kurulan partilerde kendilerine iyi bir yer edinmek ve kendilerini sağlama almak amacındalar.
Aslında siyaset böyle bir şey değildir. Siyaset, inandığın, güvendiğin, fikirlerini, politikalarını savunduğun ve tabi olduğun bir partinin içinde yer alarak, devletimizin ve milletimizin menfaatleri doğrultusunda hizmet aşkı ile yanmaktır. Yani siyaset, futbol kulübü gibi sık sık transfer olmak değildir. Ayrıca siyaset, parti parti gezip, yer değiştirmek değildir.
Şimdi konuyu biraz daha açalım
Yıllar önce bir çok belediye başkanı metal yorgunluk nedeniyle istifa ettirilmiş ve partinin yenilenmesi ve taze kana ihtiyaç duyulduğu vurgulanmıştı. Son seçimlerde başta Ankara ve İstanbul olmak üzere bir çok belediyenin kaybedilmesi sonucu partinin teşkilatlardan başlayarak, tüm kademelerinde revizyon yapılması gerekiyordu. Kısmi olarak revizyon yapıldı. Ama bu yapılan kısmi revizyon yeterli gelmedi. Yapılan revizyon parti tabanını mutlu ve tatmin etmedi. Aksine sorunlar daha da büyüyerek devam etti.
Yaşanan başarısızlık nedeniyle ve seçimin kaybedilmesi sonucu oluşan moral bozukluğu, parti tabanın motivasyonunu da bozdu. Revizyonun hızlı bir şekilde yapılması ve değişimin parti tabanını mutlu etmesi, ayrıca değişim sonunda taze kanların görev alması gerekiyordu. Ama bu maalesef yapılamadı. Değişimin zamana yayarak yapılması bana göre bir büyük hataydı.
Savaş kaybeden komutan gibi
Başarısızlık sonucu ve seçim yenilgisi sonrası değişimin çok acil bir şekilde yapılması gerekiyordu. Zafer kaybeden komutanın gardı düşer. Motivasyonunu bozulur ve cesareti kaybolur. Yeni gireceği savaşa korkak ve ürkek bir şekilde girer. Komutanın bu korkak hali orduya da yansır. Kısacası o ordunun savaş kazanma ihtimali düşüktür. Tıpkı seçimleri kaybeden siyasetçiler gibi.
Seçimi kazanamamış siyasetçiler, gireceği yeni seçimde korkarak hareket eder ve seçmenin motivasyonunu yüksek tutamaz.
Motivasyonunu bozuk ve moralsiz siyasetçiler sahada rahat çalışmalar yapamaz. Çünkü tekrar yenilme korkusu, tekrar seçim kaybetme korkusu, güvensizlik ve başarısızlık düşüncesi ile rahat hareket edemez ve seçmenlerini ikna edemez. Kendine güvenmeyen siyasetçi seçmenlerine güven duygusunu aktaramaz.
Peki ne yapılması gerekiyor ?
Cumhurbaşkanı sn; Recep Tayyip Erdoğan’ın partiyi ilk kurduğu yıllarda uyguladığı parti politikalarını yeniden uygulaması ve parti içinde büyük revizyon yapması gerekiyor. Yani kısacası Cumhurbaşkanı sn;Recep Tayyip Erdoğan’ın AK PARTİ ‘yi resetlemesi, AK PARTİ seçmenlerine ve AK PARTİ ‘ye gönül vermiş gerçek üyelerine sahip çıkması gerekiyor.
Çünkü son yıllarda sapla saman birbirine karıştı; Devletimize ve milletimize hizmet etmek için çırpınan siyasetçilerle, menfaatleri doğrultusunda hareket eden siyasetçiler karşı karşıya geldi. Parti için yıllarca çalışan ve partiye gönülden bağlı olanlar, amaçları yalnızca partinin başarılı olması için gece gündüz demeden, yaz kış demeden partinin peşinden koşanlar dışlandı. Partiden dışlanmış gerçek üyelerin yerini, menfaatleri için parti içinde bulunan ve partiye hiç bir katkısı olmayan, belki de AK PARTİ’ye oy bile vermeyen üyeler aldı. Partiden uzaklaştırılan ve dışlanan üyeler partiden istifa etmeye başladı.
Kısacası sözün özeti; AK PARTİ’nin oy kaybına neden olan ve istifalara sebep olan etkenlerin bir çoğu yukarıda anlatmaya çalıştığım konular ve sorunlardır. Bu konuları ve bu sorunları çözecek tek kişi; AK PARTİ Genel Başkanı sn; Recep Tayyip Erdoğan’dır.
Özellikle ekonominin düzelmesi için enflasyonun düşürülmesi şarttır. Bu konuda sn; Recep Tayyip Erdoğan’ın enflasyon konusunda daha ciddi tedbirler almalı ve serbest piyasa ekonomisinin ahlaklı yapılmasını sağlamalıdır. Ayrıca stokçuluk yapanlara ve yüksek fiyatlara ürün satanlara çok daha büyük cezalar verilmesini sağlamalıdır. Ekonomi düzeldiği zaman sn; Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısında hiç kimse dduramaz. Şu an itibariyle halkın tek sıkıntısı geçim sıkıntısı ve yüksek zamlardır. Bu çözülürse AK PARTİ’nin seçimleri kazanması için hiç bir engel yok.
Sn; Recep Tayyip Erdoğan’ın yapacağı tek şey var; Seçimlere girecek siyasetçilerin dürüst, kültürlü, bilgili, vizyon ve misyon sahibi, hiç bir suça karışmamış, devlet ve millet aşkı ile yanan siyasetçilerden oluşmasını sağlamalıdır. Bununla beraber partinin gerçek sahiplerinin partiye tekrar kazandırılması ve gönüllerinin alınmasını sağlamalıdır. Yoksa parti içinden çatlak sesler çıkmaya devam edecek ve istifalar artacaktır.
Not; Ayhan Yalçın olarak siyaseti tamamen bırakmış, siyasetin içinde olmayan ve yalnızca sade bir vatandaş olarak bu konuyu ele aldım. Bundan sonra ki hayatımda da siyaset olmayacaktır. Yalnızca bir seçmen olarak oyumu kullanacak ve vatandaşlık görevimi yerine getireceğim.
. Saygılarımla!